Meraba; ben cErEpE başkanı Yekteran Baydemir.
cErEpE, sol tarafta oluşan yeni bi oluşum. Selahattin, Zafer, Hamdi, Ayfer Abla, Kocası Akif Abi, Ben ve cehepe adında pek tanınmayan bi partiden ihraç ettiğimiz Kemal Adlı bir genç tarafından kurulmuş bir parti. cErEpE'nin açılımını merak ettiniz tabii. Açıkçası ben de pek bilmiyorum. Bir bayram sabahı ezanla birlikte cErEpE diyerek uyandım. Önceleri Acun Ilıcalı'ya satmayı düşündüm. Acun aramıyınca bu işte bi bit yeniği olduğunu anladım tabii. Ama endişe etmeyiniz, ekibimle bu konudaki çalışmalarımız haldır küldür sürüyor.
İyi de cErEpE kimdir, neyi savunur, ne yer, ne içer, en sevdiği renk hangisidir dediğinizi duyar gibiyim. Hatta resmen duyuyorum. O yüzden sabahın beşinde kalktım Anıtkabir'e geldim. Atamın huzurunda and içip aslanlı yoldan manifestomuzu halka duyurmak için. Süregiden bu sistemi değiştirebileceğimi şıkk diye anlamış olacaklar ki, almadılar. Tabii hemen Ulusal tv'yi aradım. Hemen geliyoruz bekle dediler. Oniki saattir bekliyorum, herhalde trafiğe takıldılar. Ben de onları beklerken seçim programımızı sesli okiyim dedim. Hatta bi baktım okuyorum.
cErEpE; kadın, kedi, süzgeç, çekiç, Selahattin demeden herkesi kucaklar. Burda bazılarınızın çekiç herkes diildir dediğini duyar gibiyim. Sorarım, peki süzgeç ne!
Tanıştırayım bu Kemal, partimizin olmazsa olmazı. Kemal, 1.78 boylarında, buğday tenli, dar kalçalı bir çocuk. Dediğine göre büyük büyük dedesi Hun İmparatorunun gözdesiymiş ve oldukça dolgun kalçaları varmış. Ben anneme çekmişim der durur sıklıkla. Partimizin temel amacı kucaklamaktır, onu baştan söyliyim. Kürt, Türk, Ermeni, Boy George demeden dolgun kalçalı vatandaşlarımızı kucaklamak ve muasır medeniyet sevyesine bir an evvel ulaşmaktır hedefimiz. Pek tabi ki Akdeniz üzerinden. Muasır medeniyet sevgisi dediğin öyle kolay lokma değildir. O sebeple biz de bir takım önlemler aldık elbet. Bu önlemleri alma girişimimize "Tevfik", almamıza ramak kalmasına "Ramak" demeye karar verdik ki, işin hangi aşamasındayız karıştırmayalım.
Bu Kemal iyi bir çocuk. Tanıştığımız gün beni çok etkileyen bir hikaye anlatmıştı. Onun önemini daha o sn idrak etmiş ve bırak bu cehepe'yi bize katıl demiştim. O gün bana demişti ki:
- Bir gün Aziz Nesin'le konuşuyoruz Yekteran'cım, -o zamanlar senin de tahmin edebileceğin gibi hala sağ-eğildi kulağıma dedi ki:- Kemal geç olmuş, hadi sen eve git, merak ederler. İşte o gün siyasete atılmaya karar verdim. Bu olay beni derinden etkiledi çünkü Aziz Nesin benim de dostumdu ve bana bir kez bile böyle bir şey söylememişti. Aşkolsundu. Kemal'i o sebeple başkan yardımcısı yapmadım şüphesiz. Bunun sorumlusu o dar ve diri kalçalarıydı ve zaman kimbilir bize ne oyunlar hazırlıyordu.
Ayfer Abla'yı genel sekreterim yaptım. Seçimi kazanırsak "ikizlere takke"adı altında bir bakanlık kurup, onu da bayındır barajına bağlıycam. Böylelikle nice Ayfer Abla'ların kanı da yerde kalmıycak, içiniz rahat olsun.
Dün Amerika'dan aradılar. Ben Fazıl sandım açmadım tabii. Sonra baktım ısrar ediyo, Selahattin'e aç evde yok de dedirttim. Meğer arayan Fazıl değilmiş. Zaten içime doğmuştu. Hello dedim. Adam zayıf bi ingilizceyle halimi hatrımı sordu. Sonunda bizim partiye 700 milyon dolar bağışlamak istediklerini, karşılığında kürtleri o kadar da kucaklamamız gerektiğini söyledi. Tabii hemen kabul ettim. Zaten ben kürtleri pek sevmem. Hepsi köpek katili. Gerçi köpekleri de pek sevmem.
Eğitim şart tabii. İktidara geldiğimizde bütün üniversite mezunlarına diploma vermeye and içtik. Bu sebeple her ile 453 üniversite ve 2 hoca atamayı taahhüt ediyoruz. Bu Akif abinin fikriydi ve boyundan beklenmeyecek kadar parlaktı.
Sonra sağlık... Her vatandaşa yılda iki kez çekyat hizmeti sunacağız. Dileyen vatandaş dilediği istikbal dükkanına gidip 3 saat uzanabilecek. Bitti mi sandınız; yooo, yılda bir kez kuduz aşısı, vatandaş başına bi paket ıhlamur da cabası.
Yaşlıları Tunceli, Diyarbakır ve Hakkari'ye yerleştirmeyi düşünüyoruz. Hedefimiz genç nüfus, dinamik ulus. Aileden sorunlu çalışma bakanlığı üstlenecek bu görevi. Tabii monopoli oynamayı bilmeleri ve ayda 16 kez ıspanak yemeleri önkoşuluyla. Böylelikle olası bir Kürdistan Cumhuriyeti kurulursa 3-5 sene içinde soyları tükenecek. Bu fikri bulana kadar kaç şınav çektiğimi tahmin bile edemezsiniz. Meğer yıllardır barınaklarda uygulanan bir metodmuş. 569 şınavın üstüne Akif Abi gögüslerimi elleyip, Yekteran sen de bi değişiklik var dedi. İyi mi, kötü mü Akif Abi dedim. Ve bunu derken gögüs uçlarım çoktan belirginleşmişti.
Peki ya sanat dediğinizi duyar gibiyim. Sanatsız bir toplum düşünülebilir mi, pek tabi ki hayır. Kültür ve Tarım Köy İşleri Bakanlığımız her eve bir Fazıl Cd'si, bir çift banyo terliği ve iki avokado temin etmekle yükümlü. Tarım işçilerini zehirleyip, köylüleri kiloyla ihraç edeceğimizden halkımız kısa sürede elitleşecek ve çocuklarımız bundan bir kaç yıl sonra pek tabi ki Winterreise mırıldanmaya başlıycak. Ben zaten fakirleri oldu bitti sevmem. Kapıcılık da yasaklanacak. Bir Türk asla kapıcı olmamalı. Gönüllü ailelere bir Kürt, bir polis ve bir travesti yerleştirilecek. Polisin görevlerini bir başlık altında toplamaya çalışıyoruz.
Aybaşlarını 3 e çıkardık. Her ay üç kere maaş alacak olan vatandaşımızın maaşından tüm dış borcu kapatacak bir bütçe yarattık. Maaşın 2/3 ü sigara parası, cep harçlığı, biber gazı vergisi , acun ılıcalı sevgisi olarak devlete tahsis edilecek. Her orta gelirli aileye zorunlu sağlık sigortası yapılıp, gerektiğinde holter takılacak. Askerlik paralı olacak. Bundan sonra öyle her isteyen elini kolunu kaptırıp askere gidemeyecek. 16 ay askerlik yapacam diye tutturandan 36.000, 8 ay'a da razıyım noolur abi diyenden 12. 000 tl alınacak. Cumhurbaşkanlığı köşkü halka açılacak. Adını yazdıran herkes sırayla Cuhmurbaşkanı olacak ve memleketteki bu kaos ortamı son bulacak. Devlet Bahçeli'den sorumlu bi bakanlık kuralacak. Yollar tek şerite düşürülüp, diğer şeritler Yunanistan'a kiralanacak. 23 nisan, 19 mayıs, 29 ekim yurtta ve dış temsilciliklerde nasıl çoşkuyla kutlanıyorsa, Kamil Sönmez Ölümsüzdür şenlikleri de aynı çoşkuyla kutlanacak, kutlamayan Siirt'e sürülecek. Böylelikle Kamil Sönmez sevmeyenler tek tek ayıklanacak. Emeğe saygı!
Leblebi tozu, kaymaklı bisküvi, bitlis sigarası üretimine başlanacak. Her tatil beldesine bi nükleer santral yapılıp, buralara 1278 santral memuru atanacak. Sivas, Kütahya, Konya'ya deniz yapılacak bu beldelerimiz il olacak. Gerekirse bu iller Trakya'ya taşınacak.
Ya işte böyle değerli vatandaşım. Yine iş başa düştü. Kendim için bir şey istiyorsam namerdim, lütfen oyuna sahip çık ve yüreğinin götürdüğü yere git. Ne demişler bir lisan bir oy!
Not: Yekteran bir Yiğit Özgür karakteridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder