İnsanın doğasında şiddet yoktur. Bu sebeple bu kadar aciz doğarız. Yine aynı doğa hayatta kalmamız için bize, muhakeme etme yetisi vermiştir. İçine
kıstırıldığımız ve “insan böyle olmalıdır ve şöyle yaşanmalıdır” diye
tanımlandığımız sistem bize ne yapıyorsa, düşünün ki marihuanayı bu
durumu sıfırlamak için kullanırız. Ve eğer bir sistemden söz ediyorsak o
sistemin muhakkak kazananları ve kaybedenleri vardır. Ve
yine kazananların olduğu bir dünyanın varlığı demek, kaybedenlerin
nefeslerinin, lokmalarının, düşüncelerinin, yaratıcılıklarının,
tercihlerinin çalındığı bir dünya demektir. Bu sebeple alkol, kumar,
fuhuş sistem eliyle legalize edilmesine karşın marihuana yasadışıdır.
Afyon tarih boyu tüm yaratıcı insanların olmazsa olmazı olmuştur. Zamanı
yavaşlatır. Ve zaman yavaşladığında görürsün ki zaman diye bir şey
yoktur ve sen boşa telaş etmektesindir. Zaman dediğin anlardan
oluşmuştur ve sen öncesiyle sonrasını çekiştirmekten şimdiyi
göremiyorsundur. Marihuana şimdinin aralığını açar. Gereksiz şeylerle
yüklü beynimiz vücudunu dinleyip doğasına döner ve tek tek
kavramları, durumları muhakeme etmeye başlar. Tıpkı film karelerinin
aralarına sıkıştırılmış gizli reklamlar gibi. Onları görmeni sağlar
marihuana, bu yüzden mutlu, sakin, neşeli, hafiflemiş hisseder insan.
Bakarsın ki, yetişeceğin hiç bir şey yoktur, koşacağın bir yer, geciktiğin bir amaç, yapman gerekenler yoktur ve bunları yapamadığın için tekmelendiğin, sevilmediğin gerçekliği yokoğlu yoktur. Yaşam dediğimiz şey dilimize bulaşmadan önce güzel bir şeydi sanırım. Ve doğduğumuz andan itibaren maruz kaldığımız duygusal , ya da hem duygusal hem fiziksel şiddet, bizleri
plastik poşetlerin içinde sağlıklı ve güvenli bir yaşama itti.
Birilerinin spermleri birilerinin rahimlerine konuyordu ve bizler
doğuyorduk, anlıyor musun? Beynimiz yıkanıyordu, öncelikle
ebeveynlerimizin eliyle, diliyle. Ve buna uyanan en azından bundan
şüphelenen sen, en kıymetlim dediğin çocuğuna aynı katli caiz
görüyorsun. Marihuana içmek en aptal insanı dahi varlığının ağırlığından
kurtarır. Düz ve sade olana -en az bir kez- dokunuverir insan.
Yaratıcılığına hayretle bakar. Kendini güvende hisseder çünkü sevilmek
diye bir kavram omuzlarından inmiş ve diğer tarafta, plastik poşetteki
yaşama asılı kalmıştır. Ne olduğunu hatırlar insan, ne olmadığını değil.
Bir ineği kesmesi gerekmediğini hatırlar, bir kap pirinçle
doyabildiğini... İkinci çift ayakkabı ütopyadır, bunu hatırlar,
ayakkabısız yürüyebildiğini... Bir kez uyandın mı, bir kez dokundun mu gerçeğe kazananlar kaybetmeye başlar. Bu yüzden o sade insanlara, o şiddetten uzak olan insanlara marihuana kullanmayı yasak eder sistem.
Onlara mutsuzluklarına çare olsun diye marihuana’dan daha zararlı olan
antidepresanları dayarlar. Çünkü bir takım adamlar daha fazla kokain
çekmelidirler, daha fazla fuhuş yapmalı, daha çok yaşamalıdırlar. Daha
fazla kokain çekmek ve düzüşmek için daha çok
kazanmalıdırlar. Çünkü onlar hatırlamak istemeyenlerdir. Onlar ölümü
öteleyenlerdir. Onlar aşka dokunmamış olanlardır. Ve biz pis fakirler
mutlu aşk çocukları yapmamalıyızdır, anlıyor musun? Biz
ancak evlilik içinde olması gereken çocuğu, olması gerekmeyen bir
sevişme sonucunda yapmalıyızdır. Mutlu insan tehlikedir. Mutlu
insanların mutlu çocukları daha tehlikelidir. Çünkü , kendine buyrulan
hiç bir şeyi yapmayan adamın sadece kafası işler. Sistem insanların
acı çekmesi üzerine kurulmuştur. Din bu işe yarar, ülke bu işe yarar,
siyaset bu işe yarar, kimlik bu işe yarar, statü bu işe yarar. Bunu
kavrayan adam artık doğmuşluğuna, acı çekiyorluğuna bir
çare bulmalıdır. İşte orda devreye sanat ve felsefe girer. Sistemin
panzehiridir bu iki kavram, kazananların baş düşmanıdır. Parasız,
insansız, tek başına, her koşulda, nefes alınan her yerde yaşamını sürdüren bu iki sonsuz kavram... Belki kazananların bu iki kavramdan söz ediyor olmasına bu yüzden gıcığımdır, bilmiyorum.
Neden bazı insanlar farkındalıklarına rağmen uyuşturucu kullanmazın yanıtına gelirsek... Çünkü bu insanlar, kullanan insanların rahatlamak ve kendini hatırlamak sürecini, yaşamı hissetmek adına bir prensip haline getirmişlerdir. Olduğu gibilik için çok ama çok çalışmışlardır. Unutmak ve hatırlamak için çok çalışmışlardır. Bu yüzden benim gibi insanların alkole de yakınlığı yoktur. İç derler, içerim. Çünkü benim biçimlendirmem gereken bir çocuğum yoktur. Benim evcilleştirmem gereken kedilerim, köpeklerim yoktur. Benim bahçemde biten her ot yaşar ve onun japongülünden farkı yoktur. Çirkinliğin ne olduğunu çok anlayamıyorumdur. Bir şeyin hoş olmadığını mideme giren kramplardan anlıyorumdur. Paranoyaklık ya da kıskançlık yapmam gerektiğini anlamıyorumdur. Sahip olduğum bir şeyleri çoğaltmam ve korumam gerektiğini anlamıyorumdur. Ama bunları anlayan biri, çocuğunu şekillendirmek, kedisini eğitmek, bahçesini güzelleştirmek, başarılı olmakla ilgili endişe taşıyordur. Bir çocuğun varlığı çok ama çok önemlidir.insan yüreğinden prangalıdır bir kere hayata. Ona bir şey öğretmek mi? Bırak çocuk düşsün, bırak kalksın. Bırak bir kediyi okşasın, bir köpek tarafından ısırılsın. Bırak toprağa sarılsın,sonunda gideceği yeri sevmeyi öğrensin. Sana benzemesin. Korkusuz insanlar iyi insanlardır, özgecidirler, doğaya uyumlu yaşarlar. Çocuğunun marihuana kullanmasını ancak böyle engelleyebilirsin. Neden diye soracak olursan; çünkü bizim gibi adamların kafası doğuştan iyidir!
Neden bazı insanlar farkındalıklarına rağmen uyuşturucu kullanmazın yanıtına gelirsek... Çünkü bu insanlar, kullanan insanların rahatlamak ve kendini hatırlamak sürecini, yaşamı hissetmek adına bir prensip haline getirmişlerdir. Olduğu gibilik için çok ama çok çalışmışlardır. Unutmak ve hatırlamak için çok çalışmışlardır. Bu yüzden benim gibi insanların alkole de yakınlığı yoktur. İç derler, içerim. Çünkü benim biçimlendirmem gereken bir çocuğum yoktur. Benim evcilleştirmem gereken kedilerim, köpeklerim yoktur. Benim bahçemde biten her ot yaşar ve onun japongülünden farkı yoktur. Çirkinliğin ne olduğunu çok anlayamıyorumdur. Bir şeyin hoş olmadığını mideme giren kramplardan anlıyorumdur. Paranoyaklık ya da kıskançlık yapmam gerektiğini anlamıyorumdur. Sahip olduğum bir şeyleri çoğaltmam ve korumam gerektiğini anlamıyorumdur. Ama bunları anlayan biri, çocuğunu şekillendirmek, kedisini eğitmek, bahçesini güzelleştirmek, başarılı olmakla ilgili endişe taşıyordur. Bir çocuğun varlığı çok ama çok önemlidir.insan yüreğinden prangalıdır bir kere hayata. Ona bir şey öğretmek mi? Bırak çocuk düşsün, bırak kalksın. Bırak bir kediyi okşasın, bir köpek tarafından ısırılsın. Bırak toprağa sarılsın,sonunda gideceği yeri sevmeyi öğrensin. Sana benzemesin. Korkusuz insanlar iyi insanlardır, özgecidirler, doğaya uyumlu yaşarlar. Çocuğunun marihuana kullanmasını ancak böyle engelleyebilirsin. Neden diye soracak olursan; çünkü bizim gibi adamların kafası doğuştan iyidir!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder