sanki yaşamaktan önemli bi şey varmış gibiliğinden yola çıkarak,
etrafa saçılan organlarına isim kondurup, en merhametli organımızla
kan üstüne otuzüç çekerken
gözleri “özellikle” toplamak önemlidir.hiç bir fikir cezasız kalmamalı…
agnus dei söylemek mi; duru-lan!
öyle bir zaman gelir ki sahipsiz bakışlardan geriye kalanlar
ananın karnına inmiş memeleridir artık.ve o ara senin aklın fikrin çükündedir.
bak, kar-hane bekçileri bile susturmuş bakışlarını aynı sebepten
sade ve kirli hikayeleriyle seviyorlar artık o kadınları
dönek biri mutlak bulunur; bir bombacı muhakkak doğuyodur bi yerlerde ,tamam.
bense yazdıklarımı silmeme derdindeyim,iyi mi?
“ya ölüverirsem bunları yazamadan … hadi öldüm ve yazamadım diyelim;ya ölüverirsen bunları okuyamadan
aşk fazla sıçramaktan, sıçramak fazla kovalamaktan yorgun düşerse
bir deli bir deliyle el sıkışmadıkça tüm mevsimler aynı ve uzak/
çiçek açmadıkça uyanmıyor ya ağaç….
ya bekçiler pimapenci olmaya karar verirse….
kadınlar raflarda satılırsa boy-boy………
ya çükün kuruyup düşerse zamanından önce…..
ya ben bir bakkalsam aslında sana veresiye vermeyen….
ya yarın bir çocuğu ezeceksen bana gelirken…..”
/ölümden korkmadıkça doğurmuyor bir kadın
ölmekten korktuklarından baba olamıyor kadının doğurdukları/
işte o gün hangi güleç tanrı ikna edecek seni
tarihinin intiharlardan oluşmuş bir geçmiş ve gelecek olmadığına
ateşimi ölçtüğün yerdeymiş kalbim…gibi her şey;nabızsız!
orda üçmilyon kitap yazıldı ve yakıldı döllenmemiz için;cinsiyetsiz!
güleç tanrı sağolsun;gül-geç.
bize masturbasyon yapmayan peygamberler
peygamberlerin sesinin gelmediği yerlere de karanfilli penguenler
yolladı bu yüzden
birimiz diğerini hançerlerken,
hayatta kalan, ölenin çocuğunu doyurmakla meşguldü.
boyu kısa olanlar önde otursunla başladı kutsal kitap
devam etti uzun boyluların başarısızlık öyküleriyle
e işiycektik….molada daha birbirimizi dövecek,sevişecektik.
neydi o kaç bilinmeyenli denklemleri çözenlere verilen ad…neyse…
kimsenin ikiyle üçü toplayacak hali yokken ;her şey bu kadar boka batmışken falan
oskardölarenta ya simit yedirmektir zaten tasamız.
bi de gecekonduda sabahlasın madonna; tamamdır.
sempatik sınırlar çizelim gitmek istediğimiz topraklara
savaş açalım o topraklarda yaşayan orospu çocuklarına
intihar bombacıları yerleştirelim
sola yatmış direk çizen çocukların defter aralarına
nefesimiz kokuyor,insanız…geç-gül!
bi eşkenar üçgenin dairesel dörtkenarını atomlara bölsün;
dö puen verip barış yapalım güneykutbuzortcumhuriyetinin
yarı nüfusunu katlettiğimiz insanlarıyla
ama yine de sardunyalar açsın balkonlarda
koca memeli kadınlar genç olduklarını hatırlatsın eve geç gelen babalara
anamız bombacı oğlunu öldürsün için- bir oğul daha doğursun bu yabancıdan
arada biri ölünce fenalaşalım-ağlaşalım; fazla uzatmadan.
adı konulmadan- ağlayalım uzun süre/ biri doğduğunda…
iki intihar bombacısının gözlerinden sevelim birbirimizi
uzatmadan sevelim/uyku arasında,
salya ve kan akıtarak se
ve
lim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder